Ebru sanatı; tarihi Osmanlı devletine uzanan eski bir sanat dalıdır. ‘Hayalleri suya resmetme’ olarak tanımlayabileceğimiz ebru sanatı, muhteşem bir âhenk ile birbirinden güzel sanat eserleri ortaya çıkarmayı sağlar.
Ebru Sanatı Nedir?
Kitre ile yoğunlaştırılan suya, çeşitli boyalar kullanarak desenler yapma ve bu desenleri kâğıda aktarma işlemidir. Temelinde bir süsleme sanatı olan ebru, ev ve iş yerlerindeki pek çok dekoratif üründe kendine yer bulur.
Ebru sanatının kalitesini oda sıcaklığı, boyaların ve fırçaların kalitesi belirler.
Ebru Sanatı Çeşitleri
En yaygın ebru sanatı türleri şöyledir:
1. Taraklı ebru
2. Hatip ebrusu
3. Çiçek ebru
4. Şal ebrusu (Uç kısımları kıvrımlıdır.)
5. Bülbül yuvası ebru (Helezonik yuvarlaklara sahiptir.)
6. Gelgit ebru
7. Battal ebru
Ebru Sanatı Malzemeleri
Ebru sanatında iyi bir eser ortaya koyabilmek için doğru malzemelerin kullanılması önem taşır. Bazı ebru malzemeleri şöyle sıralanabilir:
· Toprak boya
· Su
· Kâğıt
· Gül dalı
· At kılı
· Öd
· Tekne
Ebru Sanatı Nasıl Yapılır?
Öncelikle malzemelerin eksiksiz olarak temin edilmesi gerekir. Ardından, tekneye kitreli su doldurulup uygun bir kıvama gelmesi sağlanır.
Su ve kitre miktarlarının ne kadar olacağı ustadan ustaya değişir. Fakat genelde, iki çorba kaşığı kitre çine iki litre su koymak idealdir.
Hazırlanan bu karışım iki gün beklemeye bırakılır ve tülbent yardımıyla süzülür. Bu karışım daha sonra kullanılmak üzere uygun bir ortamda muhafaza edilebilir.
İstenilen renk toprak boya ile oluşturulur ve öd ilâvesi yapılır. Ortalama 15 gün veya 1 ay boyunca bekletilir.
Sonra ebru sanatı yapımı için kitreli su tekne içerisine aktarılır. Su üzerine boya yapılıp üzerine de kâğıt örtülür. Tek seferde çekilerek kurumaya bırakılır.
Ancak ebru sanatı illâ bu malzemelerle yapılacak diye bir şey yoktur. Modern malzemeler de kullanılabilir. Bildirdiğimiz yöntem geleneksel ebru sanatı için kullanılan yöntemdir.
Ebru sanatı tozların uçuşmadığı, orta sıcaklığa sahip bir ortamda yapılmalıdır. Fırçalara, suya ve boyalara toz yapıştığı takdirde bu, homojenliğin kaybolmasına yol açar. Böylece istenilen verim elde edilemez. Oda sıcaklığının 20-21 dereceyi geçmemesi önerilir.
